Motokurye Samet Özgül’ün öldürülmesi davasında takdir indirimi ve beraat kararının gerekçesi açıklandı
ANKARA’da trafikteki tartışmada üniversite öğrencisi motokurye Samet Özgül’ün (28) bıçaklanarak öldürülmesiyle ilgili davada istinaf mahkemesinin tutuklu sanık Halil İbrahim Demirci’ye (20) verdiği takdir indirimi ile 25 yıl hapis cezası ile babası Mustafa Demirci (48) ve Bülent Açıkgöz (50) hakkındaki beraat kararının gerekçesi açıklandı. Kararda, araç sürücüsü Mustafa Demirci’nin 2.09 promil alkollü olduğu halde ışık ihlali yapıp, maktul Samet Özgül’ü sıkıştırıp, ısrarla takip ederek durmasını sağladığı belirtilmesine rağmen, arkadaşı Bülent Açıkgöz ile oğlunun eylemine yardım ettiklerine dair bir hareketlerinin tespit edilemediği belirtildi.
Gazi Üniversitesi Tarih Bölümü öğrencisi olan ve aynı zamanda motokuryelik yapan Samet Özgül, 5 Kasım 2022’de, kırmızı ışık ihlali yapıp kendisini sıkıştıran hafif ticari aracın sürücüsü Mustafa Demirci ile tartıştı. Samet Özgül, sürücünün yanında bulunan oğlu Halil İbrahim Demirci tarafından bıçaklanıp, darbedilerek öldürüldü. Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesinde tutuklu yargılanan sanıklardan Halil İbrahim Demirci’ye ‘kasten adam öldürme’ suçundan müebbet, sanıklar Mustafa Demirci ve Bülent Açıkgöz’e ‘kasten öldürmeye yardım etmek’ suçundan 12’şer yıl hapis cezası verildi. İstinaf mahkemesi, Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi kararının yeterli şekilde gerekçelendirmediğini belirterek, sanıklar hakkındaki kararı bozdu ve yeniden yargılanmalarına hükmetti. Yerel mahkeme kararında direnerek sanıklar hakkında aynı kararı verdi. Dosya yeniden istinafa taşındı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını yine bozdu. Ceza dairesi, 12’şer yıl hapis cezası verilen sanıklar Bülent Açıkgöz ve Mustafa Demirci’nin ‘şüpheden sanık yararlanır’ ilkesiyle beraatına karar verdi. Müebbet hapis cezasına çarptırılan tutuklu sanık Halil İbrahim Demirci’ye ise takdir indirimi uygulayarak 25 yıl hapis cezası verildi.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1’inci Ceza Dairesi’nin gerekçeli kararı açıklandı. Kararda, sanık Mustafa Demirci’nin, oğlu Halil İbrahim Demirci ve arkadaşı Bülent Açıkgöz ile alkol aldıktan sonra araçla seyir halindeyken kırmızı ışık ihlali yaptığı ve ardından maktul idaresindeki motosikleti sıkıştırdığı belirtildi. Maktul Samet Özgül’ün, sıkıştırılması nedeniyle eli ile sanığa tepki gösterdiği, bunun üzerine, olaydan sonra 2.09 promil alkollü olduğu ve aracını şeridinde tutamadığı tespit edilen sanık Mustafa Demirci’nin, uzaklaşmaya çalışan maktul idaresindeki motosikleti takip ettiği ve ileride tekrar sıkıştırıp durmasını sağladığı belirtildi. Sanık Mustafa Demirci’nin, aracından inip, aynı şekilde motosikletten inen Samet Özgül ile tartıştığı sırada arkadan gelen ve alkollü olan oğlu Halil İbrahim Demirci’nin maktulü boynundan bıçaklayıp, darbettiği belirtildi.
Kararda sanık Halil İbrahim Demirci’nin eyleminin ‘kasten öldürme’ suçunu oluşturduğu ve eylemine uyan TCK’nın 81/1 maddesi kapsamında müebbet hapisle cezalandırıldığı; ancak sabıkasının bulunmaması, tutanaklara yansıyan olumsuz bir söz ya da hareketinin görülmemesi, yargılanma aşamasında pişmanlığını dile getirmiş bulunması nedeniyle takdir indirimi yapılarak cezasının 25 yıla düşürüldüğü belirtildi.
SALDIRIYI ÖNLEMEYE YÖNELİK TAVIR SERGİLEDİLER
Alkollü araç kullanarak, ışık ihlali yapan ve trafikte motokurye Samet Özgül’ü sıkıştırıp, ısrarla takip ederek durmasını sağlayan sanık Mustafa Demirci ve arkadaşı Bülent Açıkgöz hakkında verilen beraat kararının gerekçesinde ise maktulün ölümünde etkilerinin bulunmadığı savunuldu. Kararda, Mustafa Demirci ve Bülent Açıkgöz’ün, sanık Halil İbrahim Demirci tarafından maktule bıçakla saldırılacağını öncesinde bildiklerine, bu hususta bir fikir ve eylem birliğine vardıklarına dair herhangi bir delil bulunmadığı, olay anında ise sanık Halil İbrahim’in eylemine yardım ettiklerine dair bir hareketlerinin tespit edilmediği, tam tersine saldırısını engellemeye yönelik bir tavır sergiledikleri belirtilerek, ‘kasten öldürmeye yardım’ suçundan cezalandırılmalarına yeter, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı kanaatine varıldığı belirtildi.
FOTORĞRAFLI
